-->

Theme Layout

Boxed or Wide or Framed

Theme Translation

Display Featured Slider

Featured Slider Styles

Boxedwidth

Display Trending Posts

Display Instagram Footer

No

Dark or Light Style

Demoktarik Medya Savaşı

Medya 21. yüzyılın, yani globalleşme çağının en büyük sağlayıcılarından birisidir ve  kitle iletişim araçlarının gelişmesi ile birlikte insanoğlunun haber alma kaynakları da bununla doğru orantılı olarak artmıştır.  Yıllar önce yalnızca insanlar, telgraf ve mektuplarla haber alma ihtiyaçlarını karşılayabiliyorken şu anda özellikle de sosyal medya sayesinde insanlar dünyanın hemen her yerinden anında haber alabiliyorlar. Daha önceleri yalnızca hakim kesimin tekelinde bulunan veya onların baskılarına ve sansürlerine maruz kalan medya kuruluşları, günümüzde tüm insanların haber alma özgürlüğünü sağlayabiliyorlar. Bu iyimser tabolya bakıp insan yanılabilir çünkü  aynı zamanda Fransa ve İtalya gibi gelişmiş ülkelerde bile yayınların sansürlendiği ya da farklı düşünenlerin bastırıldığı bir dönemde de yaşıyoruz. Tüm bu sorunları içselleştirmeden, kendi sorunumuzmuş gibi benimsemeden  medya için asla tam bir özgürlük istediğimizi söylememiz imkansız olur. Geçtiğimiz aylarda medyana gelen

Yeni Nesil Gazeteler

İpadlarin popülaritesi henüz iphoneları geçememiş olsa da Türkiye'nin ilk ipad gazetesi "Zete", Nurcan Akad tarafından çıkartılmaya başlandı bile. İnsanoğlunun olayları tam olarak kavrayabilmesi için beş duyusunu da kullanabilmesi gerekir. Günümüz gazeteleri bunun sadece görme ve dokunma kısmını yerine getirebiliyor. Ancak ipad gazeteler ile görme, dokunma, duyma duyularımızı hitap ediliyor. Aynı zamanda vaktimizin çoğunu boşa harcadığımız internette internete özel, haberle ilgili videolar izleyebileceğimiz bir gazetenin olması oldukça güzeel bir şey. Yalnızca tek bir gazete olması aslında taraflılık ve doğru haberin ulaşması bakımından oldukça kötü bir durum ancak  günümüz Türkiyesi'nde bu bile büyük bir şans olarak değerlendirilebilir. İpad gazetelerinin sosyal medyanın geldiği son nokta olduğunu şimdilik söyleyebiliriz ancak sorulması gereken çok önemli bir soru var: Bu gazete gerekli bir şey mi? Kendimce cevap vermem gerekirse; hayır. İnternet gazetleri sa

Zihin Denen Şu Sarsak Şey

İnsanları incelemek, onları anlamak zor zanaat. Asla ve asla  objektif olamazsınız. Asla tam olarak anlayamazsınız. Anladığınızı , ipuçlarını birleştirip sonunda doğru bir gerçekliğe vardığınızı düşündüğünüz anda parçalarını özenle yerleştirdiğinizi düşündüğünüz puzzle ın tüm parçalarının yanlış yerleştirilmiş olduğunu fark etmeniz oldukça olasıdır. Bir oyuncak firmasından tüm puzzle parçalarının biri hariç doğru olduğu, o biri yerine uymadığında ise bütün puzzle ın baştan yapılması gerektiği bir puzzle hazırlamasını beklemek komiktir ancak bir insanın beyninden bunu bekleyebilirsiniz. Hatta bu şekilde birçok şaşırtıcı ek yol ve patikalar oluşturduğunu görebilirsiniz beynin. Akıllı bir tasarım olamayacak kadar akıllı olan beynin oluşturduğu zihnin oyunları ise bazılarımız için "Hayat sevince güzel." şarkısını beynimizin içerisinde sürekli söylememizi imkansız kılıyor. Dünyada hiçkime için istisna olmayan iki gerçek vardır: Birincisi;hayatnı asla bir başkasına göre düz

Fransa'nın Profesyonel Yalancıları: Les Petits Mouchoirs

Fransa'nın Profesyonel Yalancıları: Les Petits Mouchoirs

Les Petit Mouchoirs , (Küçük Beyaz Yalanlar) 13 Mayıs tarihinde ülkemizde gösterime girecek olan bir Fransız filmi. Film ilk olarak İstanbul Film Festivali dahilinde gösterildi ve oldukça olumlu tepkiler aldı. Güçlü oyuncu kadrosuyla baştan artı puan alan film aynı zamanda oldukça uzun. (153 dk.) Doğal oyunculuğun ve filmdeki renklerin güzelliği filmi izlemek için yeterli nedenler.Yer yer gülünse, yer yer hüzünlenilse de genelde monoton giden filmin yer yer insanı sıktığı da bir gerçek. Orta yaşlı altı yakın arkadaşın yıllardır süregelen  ilişkilerini ve aslında hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını, sıcak bir dille anlatan bu film, Jeux D'enfents 'ın başrol oyuncusu Guillaume Canet imzası taşıyor. Yıllardır sıkı dost olan Max ( François  Cluzet ), Marie ( Sophie Marceaux ), Antoin( Laurent Lafitte )  , Ludo( Jean Dujardin )  , Vincent( Benoît Magimel ) , Eric( Gilles Lellouche )   her sene olduğu gibi Max' ın Bordeaux'daki yazlık evinde tatile git

Sansürün Medya Üzerindeki Etkisi

Sansür, ülkemizde yıllardan beri süregelen başlıca tartışmalardan birisi. RTÜK adını verdiğimiz oluşuma hemen her gün binlerce şikayet geliyor . Aynı zamanda da her gün binlerce şikayet alıyor. Bizim burada "Sansür kötü bir şeydir. Düşünce ve ifade özgürlüğü engellenemez." vari sözlerimizle Türk halkının muhafazakar bakış açısı oldukça zıt. Özgürlükten, rahatlıktan korkan bir ülkede yaşıyorsanız ve farklı düşüncelerin, görüşlerin rahatça paylaşılabildiği bir ortamdaysanız eğer, bu düşüncelere de tahammül edebilecek yetide olmanız gerekmektedir. Ancak ne yazık ki ülkemizde insanlar görüşlerini açıkladıkları için öldürülebiliyorlar. - 93 Sivas olayı- Hükümette büyük ağırlığı olan bir tarikat veya onun kollarının uzandığı şeylerle ilgili bir araştırma yapanlar hapse atılıp susturulmaya çalışılıyorlar. Böyle bir ortamda gene de kendini var edebilen, bir kamuoyu oluşturmuş insanlar da yok değil ancak gün geçtikçe sayılarının azaldığını seslerini parmaklıklar ardından duyurmaya ç

Infinyteam