-->

Theme Layout

Boxed or Wide or Framed

Theme Translation

Display Featured Slider

Featured Slider Styles

Boxedwidth

Display Trending Posts

Display Instagram Footer

No

Dark or Light Style

Game of Thrones 6. Sezon 3. Bölüm İnceleme




Aman yani! Bir seferinde de hevesimizi kursağımızda bırakmasalar olmaz. Bran geçmişe gidip gidip gelince yediden yetmişe herkes sonunda Rhaegar ile Lyanna'yı göreceğini, yıllardır sayfa sayfa teori kasan çılgınların -abartmamak koşuluyla ben de varım aralarında- sonunda muradına ereceğini sandı bu bölüm. Ama işte kazın ayağı göründüğü gibi çıkmadı.  Lyanna'nın çığlıklarını duyduk bir, işte onunla yetinelim.

Çok klişe olacak ancak yine de büyük ihtimalle gerçekleşecek şey; çığlıklar Lyanna'nın Jon Snow'u dünyaya getirirken attığı çığlıklar olacak. Cidden kaleden yükselen çığlıkları duyup da "Ay Rhagear Lyanna'ya işkence ediyor amanın!" diyen var mıdır? Sonrası ise işte klasik teori; Lyanna Jon'u dünyaya getirirken ölür. Ölmeden önce de kardeşi Ned'e "Bu çocuğun kimden olduğunu sakın söyleme" der. Ned de "Ya savaş bitince arkadaşlarla fasıla gidelim dedik. İşte orada da bir hatun vardı..." hikayesini uydurur ve döner Kışyarı'na.


Bu bölümde zaten kafamıza sokmaya çalıştıkları şeydi anlatılanların gerçeği tam olarak yansıtmadığı. Bunu da sembolik bir biçimde Ned Stark'ın anlatılanlar gibi Arthur Dayne'i öldürmediği, Dayne'in Howland Reed tarafından sırtından bıçaklandığını göstererek anlattılar bize. Yeaaani "Ned Stark'ın her dediğine güvenmeyin".

Dışlanan Cersei ve Jaime'nin küsüp gidip kumda oynayacaklarını zannetmiyorum. Gerçi Cersei'nin "Bana laf edenin kulağını çekerim" vari lafları artık eskisi kadar korkutucu gelmiyor kulağa. Bir kanadı kırık Cersei'nin. Eski ihtişamına geri dönebilir mi, merak ediyorum doğrusu. Dönemeyip kafayı cımbırlata da bilir. Öyle olunca daha bir Mad Queen Mother havası olur hem. Jaime'ye yazık olur bir işte. Çok seviyorum Jaime'yi. Bunda Nikolaj Waldau'nun da rolü büyük. Gerçi kitaptaki Jaime'yi de seviyorum. Ancak bu gidişle Azor Ahai Jon Snow çıkacak, benim gibi Azor Ahai'nin Jaime olabileceğini düşünenler avuçlarını yalayacak.

Arya'nın bölümü çok güzel işlenmişti. Bir yandan "a girl" ile savaş sahnesi, bir yandan Arya'nın cevapları... Güzel bir aksiyon filminin fragmanı gibi olmuş, çok güzel olmuş. Gözleri de geri geldi. Arya'nın listesine eklenecek son ismin ne olduğunu da merak etmekteyim. Bence Ramsay Bolton olacak. Demedi demeyin. Zaten kıvır kıvır Rickon da hop diye eline düştü manyağın :(



Rickon hakkında size iyi bir haber vermek isterdim ancak, Stark ailesini temsil eden gri kurtlar aynı zamanda bizim Stark çocuklarının içindeki kurdu da temsil etmekte. Misal hatırlayın, daha ilk sezonda Ned Stark Arya'nın kurdunu bulamayıp Sansa'nınkini öldürmüştü. Bu da Sansa'nın içindeki "Stark"ın ölümü anlamına geliyordu. Jon ölmüş olmasına karşın Ghost başından bir an  bile ayrılmadı. Neden? Stark gibi Stark bizim Jon oğlan da ondan. Ancak Rickon'ın da gitti kurdu. Yani ya bizim Rickon ölecek ya da ölmekten beter olacak. Ramsay'nin elinde maalesef ikinci şık daha muhtemel görünüyor. (ya da Ramsay kalkıp Rickon ile evlenirmiş. Plot twist!)

Tonks'u görmek hoşuma gitti. Hangi rolü oynarsa oynasın, benim için Nypmhadora Tonks olarak kalacak. Osha'dan bahsediyorum tabii!

Ned Stark'ın gençliği ne o öyle? Ömer hali bile daha çok benziyordu Ezel'e. Arkadan saçını toplamışlar bir de yabancılık çekmeyelim diye. Yalnız çok baba laf söylendi arada, kaçırmayın "Arthur Dayne: "And now it begins", Ned Stark: "No. Now it ends" vay vay vay vay! Tabii gençliğine, toyluğuna vermek lazım bizim Ned'in. Howland Reed gelip arkadan pıçaa takmasa görürdük biz kim endiyor kim beginiyor. Resmen koskoca Ned Stark karizmayı iki dakikada yerle bir etti. Ne o öyle "Varsa şekliniz, Vintırfel'e bekleriz" ayakları? Sonradan da akıllanmadı gerçi bu adam. İlginç bir zattı vesselam.


Lord Varys de benim Çeşme'deki halime benzemiş. "Açın, cam pencere açın" diye dolanıyorum ortalıkta ha bire. İç savaş konusunda da, e biliyorduk biz azizim dış mihrakların oyunu olduğunu! Bakın Çeşme diyorum, buradan hiç Game of Thrones izlememiş birisine sorun "Meeren'i kimler karıştırdı?" diye, "Dış mihraklar" der. Ne gerek vardı yani o kadar zahmete? İşte şeyh uçmaz, müritleri uçurur derler ya, aynı olayın tam tersi de geçerli. Adam akıllı stratejistler olsaydı Daenerys'in başında, uçardı bu kız -mecazi anlamda tabii, gerçek manada uçabiliyor zaten-. Littlefinger Sansa safıyla uğraşacağına varsaydı Essos'a, bulsaydı Daenerys'i, şimdiye "Geleneksel On Dördüncü Khalesii Ejderha Uçurma Şnelikleri"ni kutluyor olacaktık. Ama yok, işte. Varsa yoksa kızıl saçlı hatunlar. Bir tanesi de bir cıcığa yaramadı ya. Rose diye bir hatun vardı, eğitimli olsa o kapıp götürürdü ancak Cofri harcadı gitti.

Jon döndü, döner dönmez de Melisandre kendine geldi. "Asıl prens sensin" filan demeye başladı. Dur hele, çocuk soluklansın. O kadar yol gelmiş. Yeni dönmüş ölümden. Kafasında "Çokopirins! Çokopirins!" diye öten bir tip. Ben olsam duvara yapıştırırdım Melisanre'yi, Jon gene insaflı adammış. Uykudan uyanınca bile çekilmez oluyorum ben. Üç saat kafamdan buharlar çıkıyor. Ölümden dönsem ne olur tahmin edemiyorum. Olly de gitti. Şu kadarcık acımadım valla. Jon öyle cıscıplak Winterfell'e gitmesin. Tutsun birisi. Manyak var Winterfell'de.

Dördüncü bölümün fragmanını izledim yine sinirlerim bozuldu. Littlefinger'ı gördüm de ondan. Bu adamı da bir seviyorum bir sevmiyorum. Yaptığı manevraya göre değişiyor. Bakalım kimin başına ne iş açacak bu sefer. Anca allem edip kallem edip Rickon'ı Ramsay'nin elinden kurtarırsa -Sansa'nın Duvar'a gittiğini öğrenip tek çare olarak Rickon'ı başa getirmek isteyebilir- affederim kendisini.

Sansa ve Theon yolculuklarını sona erdirmişler göründüğü üzre. Sansa geldi ama Jon gitti bu sefer. Yemin etmiş bu yapımcılar Stark ailesinin kimseyi buluşturmamaya. İliğim kemiğim kurudu, hasret kaldım şöyle içten bir Stark kardeşler arası sarılışa. Yok, bu sefer de kaçtı.

O değil de, Theon Demir Adaları'nın başına geçeceğini düşünenler, Euron Greyjoy gerçeğini unutuyor sanırım. Euron ağzına atar, sakız niyetine çiğner bizimkini. Fragmanda ablası haşlıyor Theon'u. Haşlana haşlana bir hal oldu bu çocuk bir gün yüzü gösterin şuncağıza da yav. Koca seride bir tane mutlu insan yok. Gerçek Kesit'ten daha çok dram var dizide ancak arada kılıçlar mılıçlar sallanınca gaza geliyor, idrak edemiyoruz.




QuickEdit

You Might Also Like

Infinyteam