-->

Theme Layout

Boxed or Wide or Framed

Theme Translation

Display Featured Slider

Featured Slider Styles

Boxedwidth

Display Trending Posts

Display Instagram Footer

No

Dark or Light Style

Hikikomori, "Kendi Kendini Odaya Hapsetme Durumu" Nedir?


Bir hikikomoriden daha tehlikeli tek şey, katanalı bir hikikomoridir (Şaka tabii kimseye bir şey yaptıkları yok)

Gün geçmiyor ki Japonlar başımıza yeni bir icat çıkartmasın. Aslına bakarsanız hikikomorilik (?) pek de yeni bir durum değil. Ancak bu durumdan biz, bizim ülkede de hikikomorilerin sayılarının artması sonucunda haberdar oluyoruz. Haydin bakalım neymiş bu hikikomori:

Efenim Japonca bir terim olan hikikomori (引き籠もya da ひきこもり) kendini toplumdan soyutlama, içine çekilme anlamlarına geliyor. Hikikomoriler, hiçbir psikotik bozukluk göstermeksizin odalarından çıkmayan, hayatlarını -genel olarak- bilgisayar oyunu oynayıp ve hazır noodle yiyerek gerçiren bir güruh. Bu odadan çıkmama durumu birkaç yıl, bazen de bir ömür boyu olabilmekle birlikte hiç de küçümsenecek bir şey değil. Japon Çalışma Bakanlığı'nın resmi rakamlarına göre Japonya'da şu an 1 milyon civarında hikikomori olduğu tahmin ediliyor. Ayrıca 1.55 milyon kişnin de hikikomoriye dönüşme eğişinde olduğundan şüphelenilmekte. En eşitlikçi durumlardan biri olan hikikomorilik kadınlar ve erkeklerde aynı oranda görülüyor.



Japonya'da çok ciddi bir konu bu hikiomorilik.  Nüfusu git gide yaşlanan ülkenin gençlerinin hiç de azımsanamayacak bir bölümünün iş gücüne katılmaktan vazgeçip hayattan elini eteğini çekmesi  Japonya'yı endişelendiriyor. Hikikomorileri sosyal hayata kazandırmak için çeşitli çalışmalar yapılıyor, imzalar toplanıyor, dernekler kuruluyor. Hikikomoriliğin Japonya dışında İtalya, Fransa, Güney Kore gibi ülkelerde de sık görüldüğü belirtiliyor.

Sağlık ve Çalışma bakanlıklarının birlikte yürüttüğü projeler  genel olarak faydasız kalıyor. Çoğunun yaşları 18-45 arasında değişen hikikomorilerin neden Japonya'da ortaya çıktığı ve neden sayılarının bu kadar çok olduğu konusunda ise uzmanlar genel olarak ortak görüşlere sahip: Japonya'da özellikle kendini gösteren, ailenin ve devletin çocuklar üzerinde kurduğu başarılı olma baskısı ve Japon Şinto kültüründe kişinin tüm dünyevi olayardan elini ayağını çekmesinin gurur duyulacak bir şey olarak görülmesi. 



Hayatları boyunca kendilerinden kaldıramayacakları yükte işler yapmaları, başarılı olmayı isteyip istemedikleri sorulmadan sürekli her konuda en iyi olmaları, mezun olunca da bir makine gibi çalışmaları için üzerlerinde baskı kurulan hikikomoriler çareyi kendilerini tamamen sosyal hayattan soyutlamakta buluyorlar. 

Anime ve mangalarda sıklıkla işlenen bir konu olan hikikomoriliği en iyi anlatan anime ise -açık ara- bir hikiomorinin baş kahraman olduğu "Welcome to NHK" 




İsveç ile birlikte dünyanın en yüksek intihar oranına sahip olan Japonya'nın hikikomorileri için "hiç olmazsa canlarına kıymıyorlar" demekten başka çare yok. En azından şimdilik.

QuickEdit

You Might Also Like

Hiç yorum yok

Infinyteam