-->

Theme Layout

Boxed or Wide or Framed

Theme Translation

Display Featured Slider

Featured Slider Styles

Boxedwidth

Display Trending Posts

Display Instagram Footer

No

Dark or Light Style

Anime / Manga Önerileri 95: Gaikotsu Shotenin Honda-san

Anime / Manga Önerileri 95: Gaikotsu Shotenin Honda-san

Benim kısa-öz-komik anime denince aklıma gelen tek bir anime var; Sakamoto desu ga? Önerisini de çook önceden yapmıştım. 39'uncu önerimmiş hatta:  http://www.sutunc.com/2016/04/anime-manga-onerileri-39-sakamoto-desu.html Heh, işte aynı janrda, yine Sakamoto gibi bir manga uyarlaması olan Gaikotsu Shotenin Honda-san, şöyle kafa dağıtmak, eğlenceli vakit geçirmek isteyenler için bire bir. Efeniiiiim; Honda-san bir iskelet. Evet. Hem de ağırlıklı olarak manga satan bir kitapçıda çalışıyor. Yani o kadar anime izliyorsunuz, bir iskeletin manga satabileceği gerçeğine de alışık olmanız gerek. Sıfır deri birkaç kemik bu arkadaşın, ilginç görüntüsünü bir kenara bırakırsak, kendisi tam anlamıyla bir Capon. Kitapçıda yaşadıkları, karşılaştığı müşteri tipleri, iş arkadaşlarıyla diyalogları o kadar güzel ve tatlı ki -minnoş anlamında değil ya, hani böyle iyi vakit geçirten, yarım yarım yarmasa da güldüren manasında, yoksa bir iskeletin nesi tatlı olabilir??- kendinizi "

Anime Önerileri Geri Dönüyor! Peki, Bu Dönemde Ne Yaptım? Ne Ettim?

Anime Önerileri Geri Dönüyor! Peki, Bu Dönemde Ne Yaptım? Ne Ettim?

Dediler kral öldü... assdşflösadf (Görselde ki kız tasarımcı ama siz blogger / yazar olarak tasvir edin kafanızda. Teşekkürler.) OH BE DÜNYA VARMIŞ! Hayatlarımız biz fark etmesek de dönemlere ayrılıyor. Bu işin böyle olduğunu da çok sonradan fark ediyoruz. Bende de öyle oldu işte. Kore'de Aşk Mevsimi'ni yazdığım dönem yalnızca aşk romanları okuyor, aşk temalı filmler, diziler ve animeler izliyordum. Polisiye / gerilim kitabımı yazarken de öyle oldu; bir dönem yalnızca cinayet, polisiye, gerilim ile ilgili eserleri takip ediyordum. Bu janrın dışında kalan ne varsa ilk 10 dakikasında sıkılıp kapatıyordum. Kitabım bitti, editöre gitti. Daha üzerinde çalışılacak çok şey var. Öyle çat diye çıkmıyor kitap. O kadar uzun bir süreç ki, evliyalığa doğru ilerlediğimi düşünüyorum cidden. Ama işte; serde inat var, yazmak tutkusu var. En iyi eserlerimi 35'imde, 40'larımda vermek istediğim için şimdi bu ceremeyi çekmem gerek. Yani öyle bir anda parlayıp hop diye söne

Infinyteam